bir kızı ilk kez öpmek

baş döndürür.

bir kızı ilk kez öpmek mi yoksa ilk kez bir kızı öpmek mi ne diyonuz aq

--- spoiler --- hiç bırakma" dedim. "simidi mi?" dedi. güldük. "anladın kastettiğim şeyi" dedim. "biliyorum sevgilim, ve kolay kolay benden kurtulamazsın" dedi. simit, peynir, çay bitti. birbirimize kaldık. parkın bir manzarası yoktu, benim tek manzaram vardı. ben sustum, o başını omzuma koydu. ben susmayı tercih ettim o konuşmayı, ömrümün sonuna kadar dinlerdim onu. --- spoiler --- kimseye seni bırakmayacağım demeyin. her ilişki biter.

bir kere öpsem, ikinin hatrı kalır; iki kere öpsem, üçün boynu bükük. en iyisi bize geçelim.

muazzam bir hikayeydi okurken ben de onları izliyordum sanki tanışmak çok isterdim o insanlarla , güzel bir hikayeyle harika bir kalem birleşince böyle güzel duygular hissettiriuormus demek insanlara... bir daha okuyasim geldi

oturdum ve 1 saat boyunca bunu okudum​. şuraya kalbimden bir parça koydum. sonu böyle bitmemeliydi be. i̇stemsizce acaba şuan ikisi de napıyordur diye düşündüm. bu arada ozan senin amk.

hala ara sıra bakarım ayda bir yazmış mı yeni bir şey diye güzel tarafı hikayenin sonu olmaması aslında

okuyana kadar başlık ikinci sayfaya uçmuş. biraz derli toplu yazılsa daha iyi olurmuş. neyse, ben bile okurken biraz umutsuzluğa kapıldım, yazarın halini düşünemiyorum. bir de 2013 tarihli yani, kim bilir kız belki de üniversiteyi bitirmiş, başkasıyla evlenip çoluk çocuğa karışmıştır :(

bu gece okudum. diyecek bir şey bulamıyorum sadece çok fazla ağırlık var üzerimde. okuyacak olan varsa gece okumasın.

çok güzel bir hikaye, sonu çok acıklı bitiyor içiniz bir tuhaf oluyor vaktiniz varsa okuyun.

inci sözlüğün en güzel hikayesi. bir insan bir insanı ne kadar güzel sevebilirse o kadar sevmiş.. kendi kavuşmamdan çok bu ikisinin kavuşmasını istiyorum.

dizi tadında bir hikaye güzel başarılı..

baya uzundu ama çok heyecanlı gidiyor devamını sonra okurum büyük ihtimalle yarısına geldim

birkaç gözyaşı bıraktım okurken --- spoiler --- sevdiğim bir replik; umut tehlikelidir. umut insanı deli edebilir. bu iyi bir şey değildir. --- spoiler ---

"keşke hikayenin anlatım ve akıcılığı da hikayenin kendisi kadar güzel olsaydı." dediğim hikayedir.

beynim uyuştu lan. boşluktayım şu an.

i̇lk okuduğumda etkilenmiştim. yazar çok güzel anlatmış. betimlemeleri hâlâ aklımdadır. --- spoiler --- tamam vermiyorum --- spoiler --- Edit: link

link vermemişsiniz ayıp.

sonu kötü bitti. ama olsun çok güzeldi

(#1927833) bu neca başlıktır üstad.

uzun zaman sonra ağlattı bir hikaye.

okudum. adını dahi bilmediğim organlarım parçalandı. yemin ederim... zaten hep sulu gözlü biriyim. her şeye ağlarım. ama dedim ki bu hikayede aglamayacagim. hepsi iyi hostu. annesi öldü kızın orda bile ağlamadım. ama o kolyeyi anahtarliga astığını okuyunca tutamadim kendimi bıraktım. ne zor sey şu sevmek. birine bağlanmak, ona değer vermek. kalbim acidi. yapmayın. bu kadar sevmeyin kimseyi. i̇nsanoğlu nankordur.

ya inci düzeltmemiş mi bunu. yani başlıkta sadece o yazarın entrylerini okuyamıyoz mu

hikaye, yaşanılanlar değil de. en çok içime oturan ne biliyor musunuz? bu anasını avradını, gelmişini geçmişini, akıp giden zamanını, imkansızlıklarını ve her insanın tek bir saniye bile olsa canını sıkan her şeyini rafa kaldırdığım hayatında; eş, dost, arkadaş, tanıdık, sevgili hiç farketmez. birisi sevsin beni. tek bir insandan sevgi hissedeyim be. tutamıyorum kendimi, siktiğiminin karaktersizleri bir kedi köpek kadar olamadınız!

bugün müsait oldukça okudum uzun bir yazı ama sonu kötü olmuş çocuğa ciddi anlamda üzüldüm

okudum hikayeyi sonra yazarın en son entrylerine baktım ve şöyle bir entry gördüm hikayeyle ilgili --- spoiler --- son dakika gelişmesi aldım. gözlerimin önünde kırmızı ışıklar yanıp sönüyor bir kaç saattir. içimde resmen sirenler çalıyor. hiç böyle olacağını düşünmemiştim. elbette ihtimaller arasındaydı, her zaman göz önünde bulunduruyordum ama böyle birden olunca.. resmen içimdeki boşluğa düştüm. zaman geçtikçe alışmıştım aslında ama unutmamıştım. unutmak istemedim ya da unutamadım bilemiyorum. ama bundan sonra unutmanın kendi yararıma olacağını anladım. en büyük problemim bu işte çok fazla takıyorum, çok fazla düşünüyorum. en sonunda kendi düşüncemde boğuluyorum. "ayrılığımızı hissettiğim an demirler eriyor hırsımdan" bu haldeyim duyduğumdan beri. hala düşüncelerim derli toplu değil. sadece ne bilim dıbına koyim işte yazmak istedim. nişanlanmış, evlenecekmiş. --- spoiler --- ağlıyorum ulan. sonra soruyorum. neden çok üzüldüğümüzde alt dudağımız titrer?

tekrar okudum, yine oturdu göğsüme birşeyler. --- spoiler --- muhtemelen o uyudu. bende uyumadım. hep birbirimizi tamamlarız zaten. --- spoiler ---

geçenlerde okumuştum cidden insan çok kötü oluyo kendine olmuş gibi yaşıyomuşsun gibi hissediyosun

okudum. hikaye memleketimde geçiyormuş,çocuk hemşerim. bundan başka bir şey hissetmedim. bir kez daha ne kadar duygusuz ve kalpsiz olduğumu anladım. i̇nkar etmeyeceğim artık.

kalbim ağzımda ha bir şey oldu olacak diye okudum hikayeyi hala da şaşkınım ne denir bilemem ama ciddili üzücü ya

--- spoiler --- sena canını gibeyim --- spoiler ---

--- spoiler --- çok zor değildi kokusunu içine çekmem, saçının her telini ayrı ayrı öpmem. sarılıp gitmemesini istemek zor değildi. ama yapmadım. ne kadar çok istense bile bazı şeylerin kolay olması gerekir. kolayca gitmesi gerek. kolayca bir hayat kurması gerek. unutulmam ya da güzel bir anı olarak kalmam gerek. --- spoiler --- kitap yaz okuyalım reyiz

aga 2. öpüşe kapı aralamaktır bir başlangıcın ilk adımıdır..

ooo bakıyorum halen "kız diyil kıdın diyiciksin"ciler başlığı ziyaret etmemiş. gelişiyor muyuz nedir? (bkz: kahrolsun feminazizm)

bu başlıkta klişe bir duyarı ırkçı kişiliğimle birleştirerek ortaya çıkarttığım mükemmel sentezi sizlere sunmak istiyorum. (bkz: kız değil katun)

olumniyekabuletmiyo hikaye olarak adlandırılmasını istemediği anılar bütününü fazlasıyla betimleyici anlatıma başvurarak duygu aktarımını fevkalade yapmış. Ulan valla duygulandım amk. (bkz: based on true story) hele o aralardaki tepkileri, birbirine kızma cümleleri birebir aktarılması çok farklı bir hava katmış. --- spoiler --- kızın bırakma mevzusuna gelirsek öyle bir durumla karşılaşmadığım için yapacağım yorum yersiz olur fakat insan hikaye sonunda adam gerçekten sevmiş lan diyebiliyor onca şeyden sonra. not: son entrynin geleceğini tahmin ediyordum ki oldu. üzdü lan cidden. "Köprüler de ayrılabiliyor, nehirler de sevgilim Hayat böyle; bir yerden sonra ne kadar karışsan da kalabalıklara" --- spoiler --- dinleyene...

şu an okuyorum bitirdiğimde bu yazıya bir şeyler daha ekleyeceğim. --- spoiler --- ama odundum işte diyemedim bir şey. anladı güldü yanağımdan öptü “ iyi akşamlar sevgilim” dedi. çözüldüm; “ bu ana sıkışıp kalsak olmaz mı? zaman dursa.. beni öptüğün anda takılsak, dudaklarını hep yanağımda hissetsem, kalbim hep deli gibi atsa, hep kokunu içime çeksem, hep saçların tenime değse, hep böyle kalsak olmaz mı?” dedim. sadece sarıldı. “ beni hep sev” dedi ve gitti. yine kaldım olduğum yerde. aşk bambaşka bir şeydi. bütün duyguların birleşimi bir şey. kalbim sıkışmış vaziyette eve gittim. o akşam şiir yazmaya karar verdim. --- spoiler ---

--- spoiler --- uzun bir şekilde devam ettik böyle. sonra doğum günü geldi. 9 ocak. --- spoiler --- --- spoiler --- “kalk hadi içeri geç.” deyip kaldırdı kollarımdan beri. anneler derler ya kalk yerine yat diye, sevgi ve şiddet karışımı bir sesle. bunu sevgilinizin dediğini düşünün. --- spoiler --- --- spoiler --- hayatınızın bir insanın sözlerine bağlı olması çok acı ama bir yandan da o kadar güzel ve karşı konulmaz. --- spoiler --- abi okumayın ya kendinizi seviyorsanız okumayın

sağ elini tutup sol yanıma koymuştum. öyle bir çarpıyordu ki kalbim.

kuvvetle muhtemel kurgu bir hikaye ama yazarın yaşanmışlıklarıyla yoğurmadığını iddia etmiyorum tabi. o yüzden çok güzel olmuş yazar arkadaş şahane aktarmış genç bir insanın hislerini.

ozanın aq hele özge senin daha cok aq mal.

bir kızı ilk kez öpmek var. kızın ilk kez öpüşmesi var. erkeğin ilk kez öpüşmesi var. bir kızla bir erkeğin ilk öpüşmelerini birbiriyle yapması var...

çok stresli bir an da,işte an yani hemen geçiyor sonra dil darbeleri falan filan derken ohoooooooooo

sözlüğün hızlı zamanlarında bir yazar arkadaşımız vardı isim vermeyeceğim şimdi. kız arkadaşını galata kulesine çıkarmış ve öpmüş. arkadaşımızında ilk öpüşmesiymiş gelmiş o heyecanla entry girmiş. tabi bu entry best of a girdi. bu arkadaş sözlükte yazarlık yaptığını daha önceden kıza söylemiş meğer. kız bu yazıyı görüyor sen nasıl bizim özelimizi paylaşırsın deyip ayrılmıştı bir miktar üzülmüştük onun adına :( not: altına atılan yorumlardan dolayı da kız bir miktar kızmış olabilir..

birbirinizin ilki olmak kalbinizi göğsünüzden çıkarabilir. öpüşme bilinmediği için de fransız öpücüğü olmama ihtimali yüksek ancak hisleri ondan daha büyüktür.

Yıllar önce okuduğum, şimdi gecenin bir vakti aklıma gelen dramatik inci sözlük hikayesi. Yazarın olayları, düşüncelerini anlatış tarzı beni çok etkilemişti. Gerçek bir yazar gibiydi. Sakin ve hüzünlüydü. Yazar, hikayeyi yazışından sonra 6 yıl geçmesine rağmen son bir entiri de girmiş başlığa şu anki durum hakkında. Aslında hiçbir hikaye bitmiyor. Başka hikayelerle birleşiyorlar. Okumaya zamanı olanlar için hikayenin linkini de şuraya bırakalım. Hikayenin şu kısmını defterime yazmıştım. Hala da unutmam. "çok zor değildi kokusunu içine çekmem, saçının her telini ayrı ayrı öpmem. sarılıp gitmemesini istemek zor değildi. ama yapmadım. ne kadar çok istense bile bazı şeylerin kolay olması gerekir. kolayca gitmesi gerek. kolayca bir hayat kurması gerek. unutulmam ya da güzel bir anı olarak kalmam gerek. "

ilk öpücüğümü galata kulesinde bütün istanbul önümüzdeyken vermiştim hadi bugün de buna yakalım.

bir kızı ilk kez öpmek mi yoksa ilk kez bir kızı öpmek mi? ikisi farklı şeyler çünkü.

incide son zamanlarda boş başlık yok mu amk başlığı altında gününden olaylar, sözler paylaşan olumniyekabuletmiyo yazarının efsane başlığı. arada girip hayatına söver sonra gider